Hatice D.: 11 yaşındaydı. Burdur Bucak’ta tarlada çalışırken kolunu patoz makinasına kaptırdı, vefat etti.
Bünyamin B.: 14 yaşındaydı. Çalıştığı inşaatın çay ocağındaki elektrik kaçağı yüzünden yaşamını yitirdi.
Halil İbrahim A.: 14 yaşındaydı. Yaşıtlarıyla beraber çalışmaya gittiği meyve bahçesinde, kullandığı traktörün dereye yuvarlanması sonucu boğularak hayatını kaybetti.
Değerli Yalovalılar,
Yukarıda saydığım isimler geçtiğimiz senelerde çalışırken hayatını kaybeden çocuklarımız. Bu listeyi daha da uzatabiliriz aslında zira sadece 2015 yılında 57 çocuğumuzu iş kazaları yüzünden toprağa verdik. Bugünkü yazımızda benzer acıları tekrar yaşamamak adına çocuk ve genç işçilerin , yasalarımıza göre, nasıl çalıştırılmaları gerektiği, hangi işleri yapabilecekleri gibi konularda bilgi vermeye çalışacağız.
Yakın zamanda, okulların da kapanması ile birlikte, çalışma hayatının çok değişik kollarında çocuk işçileri görmeye başladık. Bazen çay içtiğiniz kafede servis yapıyorlar, bazen gittiğiniz kuaförde yerleri süpürüyorlar, bazen de alışveriş yaptığınız markette reyonlara mal diziyorlar. Hatta zaman zaman televizyonlardaki ana haber bültenlerinde oto tamircilerinde, tornacılarda çalışan çocukları dahi görebiliyoruz. Aslında çocuk işçiliği tarihsel tüm süreçlerde ve her devlet için geçerli bir sorun olmuştur. Gerek ailelerin maddi durumlarının yetersizliği, gerek kültürel değerler çocuk işçiliğinin ortadan kaldırılmasına engel olmuştur. Hizmet sektörü ve tarımsal faaliyetler çocuk işçiliğinin yaygın olarak görüldüğü sektörler arasında gelmektedir. Peki mevzuatımızda geçtiği şekliyle çocuk ve genç işçiler nasıl çalıştırılabilir, hangi işleri yapabilirler?
Öncelikle mevzuatımızdaki çocuk işçi ve genç işçi tanımlarına bakalım; Çocuk işçi, 14 yaşını bitirmiş, 15 yaşını doldurmamış ve ilköğretimini tamamlamış işçiyi, Genç işçi ise 15 yaşını tamamlamış, 18 yaşını doldurmamış kişiyi ifade eder. Her şeyden önce çocuk işçi veya genç işçi istihdam edilecekse velisinden yazılı onay alınmak zorundadır. Çalıştırılmalarının ön koşulu ise yapacakları işin ruhsal, bedensel, sosyal ve kültürel gelişimlerini engelleyecek, kısıtlamayacak ya da bozmayacak nitelikte olmasıdır. Bu gruptaki çalışanların günlük çalışma süreleri de diğer çalışanlardan farklıdır. Çocuk işçiler günde en fazla 7 saat olmak üzere haftada en fazla 35 saat çalışabilirler. Genç işçiler için bu süre günde en fazla 8 saat olmak üzere haftada 40 saat olabilir. Her iki grup çalışanın da haftalık izin süresi kesintisiz en az 40 saat olmalıdır. Yine yıllık izin hak etmiş çocuk işçi ya da genç işçinin izin süresi 20 günden az olamaz ve kesintisiz kullandırılması esastır. Yıllık iznin bölünerek kullandırılması sadece çocuk veya genç işçinin menfaatine olan bir durum ise söz konusu olabilir. Çocuk ve genç işçilerin hangi işleri yapabileceklerinin tam metni Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esasları Yönetmeliği’nin eklerinde açık olarak gösterilmiştir. Dileyenler buradan da söz konusu işleri inceleyebilirler. Ancak 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu kapsamında mesleki ve teknik eğitim veren kurum ya da kuruluşlardan mezun olanlar bu yönetmeliğin getirdiği sınırlamalara bağlı kalmaksızın; sağlıkları, güvenlikleri ve ahlakları tam olarak güvence altına alınmak kaydıyla uzmanlık alanlarındaki işleri yapabilirler.
Kalkınmak için üretmek, üretmek için de insan kaynağımızı çalışma hayatına katmak zorunda olduğumuz bir gerçektir ama unutmamalıyız ki üreteceğimiz hiçbir ürün ve hizmet çocuklarımızdan daha değerli değildir. Onların gelişimlerini engelleyecek, ruhsal durumlarını bozacak işler yapmalarına izin vermemeliyiz.
Onlar önce işçi değiller… Onlar önce çocuklar…
İşinizdeki güvenliği harekete geçirin!
H. Umut KOCATEPE
AKSEL İSG A.Ş.
C Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı